Gazze Şeridi'ndeki çatışmalar mayıs 2004'te, Erez ve Kami geçiş alanlarındaki birçok saldırı girişimlerinin ardından, feci şekilde arttı. 2 mayısta, Filistinli militanlar, hamile bir kadını ve dört kızını vurarak öldürdü.[133][134][135][136] Uluslararası Af Örgütü, bu saldırıyı bir insanlık suçu olarak gördüğünü açıkladı ve Filistinli silahlı grupların, İsrail ve İsrail işgali altındaki yerlerde, sivilleri hedef almamaları gerektiği çağrılarını tekrarladılar.[137] Buna ek olarak, 11-12 Mayıs tarihlerinde, Filistinli militanlar iki İsrailli zırhlı aracı yok edip 13 askeri öldürdü ve vücutlarını parçaladılar. İsrail Güvenlik Güçleri iki baskın yaparak cesedleri aldılar. Bu baskınlarda 20-40 arası Filistinli öldürüldü ve baskının yapıldığı alana büyük zarar verildi. Daha sonra, 18 mayısta, İsrail Güvenlik Güçleri, Gökkuşağı Operasyonunu başlattı. Operasyonun amacı Rafah'taki terör yapılarını vurmak, kaçakçılık tünellerini yok etmek ve tank savar silahlarla SA-7 füzelerinin nakliyatını durdurmaktı. Operasyonda 41 Filistinli militan ve 12 sivil öldürüldü ve 45-56 civarında Filistinlilere ait bina yok edildi. İsrailli tanklar, yaklaşan Filistinli protestocuların üzerine yüzlerce bomba attı ve 10 Filistinli öldü. Protestocular, İsrailli askerlerin uyarılarını dikkate almadı. Bu olay operasyona karşı dünya çapında tepkiye sebep oldu.
"Lobi" adı verilen örgüt belgesinde "Eleman Profili" alt başlığında yazılı " .... gereğinde her tür eleman profilinden yararlanılmasından kaçınılmamalıdır. Özellikle sistemle barışık olmayan, aradığını bulamamış yapıdaki kişilikler seçilmelidir...." hedefine uygun olarak daha önce örgüte kazandırdığı,profili yukarıda kısaca açıklanan Muhammet YÜCE'den söz konusu provakatif terör eylemleri için adam temin etmesini istediği, Muhammet YUCE'nin temin ettiği iki ayrı kasten öldürme suçundan aranan, ayrıca işleyeceği bir cinayet için prakitle daha fazla ceza yatmayacak Selim AKKURT'un bu eylemler için en uygun kişi olduğunu değerlendirerek bağlantı kurmaya çalıştığı, şüphelilerin görüşmelerinde haklarında suikast planlan yapılanların etnik,siyasi,yazar ve gazeteci kişilik ve kimlikleri ile uluslar arası düzeyde dahi tanınan ve dile getirdikleri bazı söylemleri nedeni ile de yandaşları olduğu kadar halkın bir kısmının tepkisini de çeken kişiler olduğu,maddi menfaat karşılığı bu eylemlerin havale edileceği yukanda yazılı kişilerden ayn,neredeyse gönüllü olarak bu eylemleri gerçekleştirebilecek pek çok kişinin bulunduğu, kamuoyundaki bu algılama nedeni ile olası bir suikastin Ergenekon Terör Örgütünce takdim edileceği görünürdeki sebeplerinin kamuoyunca doğru olarak algılanmasına yol açacağı gibi,eylemlerin asıl amacına uygun şekilde halkın bir kısmının tepkisini sağlayacak nitelikte olduklan değerlendirilmiştir.
İlk tematik TV kanalı: Eko TV (1992) (Eko TV, Koç Holding tarafından, 1992'de hazırlıklarına başlanarak, dünyanın önde gelen yayın kuruluşları Time-Warner ve Canal Plus ile ortaklığa girilerek, If you beloved this informative article and also you wish to acquire guidance about diyarbakıR escort resmi web Sitesi generously stop by the web-page. ayrıca Cine5 gibi şifreli yayın yapması planlanarak 1995 yılının ilk aylarında yayın hayatına başlaması öngörülmüş ancak 1996'da açılıp, Diyarbakır Escort 1999'un sonlarına kadar Türkçe müzik yayını yapmış televizyon kanalıdır. 1996 yılında karasal test yayınına başlamıştır. Test yayını ekranı, siyah zemin üzerinde iki beyaz çizgiden oluşuyordu. Eylül ayında yeni yayın dönemine girilmesiyle birlikte Eko TV, Diyarbakır Escort yayın hayatına başladı. Son derece renkli ve düzeyli bir yayın anlayışına sahip olan Eko TV'de ilk kez tanıdığımız isimlerden biri, kendi programının sunuculuğunu üstlenen Ayça Tekindor olmuştur. 1998 - 1999 dönemine gelindiğinde Eko Tv'de tenhalık baş gösterdi. Canlı yayınlar kesildi, sadece klip yayını ile devam edilir oldu. Hatta 30-35 kadar video klip, belli bir sıraya konularak 7/24 aynı sırayla dönmeye başladı. 1 Ocak 1999 tarihinde Digiturk platformunun kurulmasıyla, buradan da yayına başlamıştır. Tarihler 17 Ağustos 1999'u gösterdiğinde, Marmara Depremi'nin hemen akabinde müzik yayını kesildi ve 7/24 siyah beyaz Yeşilçam filmleri yayınlanmaya başladı. Ancak bu da çok uzun sürmedi ve eski video kliplere dönüş yapıldı. Eko TV'nin karasal yayın frekansı, Amerikan Time Warner şirketinin dünyaca ünlü haber kanalı CNN'in, Türkiye'de Doğan Yayın Holding tarafından yayına başlatılacak olan versiyonu CNN Türk'e devredildi. 11 Ekim 1999 tarihinde Eko Tv'nin karasal yayınları kesilerek CNN Türk'ün yayını başladı. Bir süre kablolu televizyon üzerinden yayınlarına devam eden Eko TV, 27 Kasım 1999 tarihinde kapandı.)
X ŞAHSIN "Paşam duydun mu?" "Yaşar BÜYÜKANIT bizi çok yanılttı ya" dediği, H.ERTEKİN' in "ÇOK ÇOK HEPİMİZİ MALESEF, BEN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ BENDİM ve komutanımıza sahip çıktık ve genel kurmay başkanı olması için olabilmesi için yapmadığımız şey kalmadı ama maalesef şuan yapılabilecek bişey yok diyor ve kendisi bakalım böyle dümen suyuyla benim kalmış teskereme 8 ay diyor 8 ay sonra ben zaten yokum ... bu riske girmem diye kimseyle hiçbir şey yapmıyor ama" dediği, "....İlker paşayı da Genel Kurmay Başkanı yapmayacaklar" dediği, X ŞAHSIN "Ne diyorsun Paşam ya" dediği, H.ERTEKİN' in "...2 tane Afyonlu Kara Kuvvetlerindeki 2 Afyonlu ...kara kara düşünüyorlar ne olacağını" "İlker paşa Ergun SAYGUN Paşa İkinci Başkan o kara kara düşünüyor nasıl dalaşırım İlker paşayla diye" "Ergun SAYGUN'la İlker BAŞBUĞ, kedi köpek gibiler birbirleriyle şimdi dalaşacaklar" dediği, X şahsın "O zaman Yaşar Paşayla da İlker'in arası iyi değil o zaman" dediği, H.ERTEKİN'in "İyi değil görüşmüyolar ki zaten" dediği, bir süre İlker BAŞBUĞ'un Genel Kurmay Başkanı olması ile ilgili konuştuktan sonra X ŞAHSIN "Yav karşılıklı gelemiyoruz da ihtilal Paşam Ya" dediği, H. ERTEKİN’in "Abi olmaz şuan şuan konjektür uygun değilama bir şey olabilir muhtıra tarzı bir şey olabilir, yani oda Genel Kurmay kaynaklı değil söyliyeyim size hani vardı ya bizim eski malum esmi giden arkadaşlar vardı bizim ... Grup o grubun yaptığı gibi bir çalışma var öyle hissediyorum" dediği, X ŞAHSIN "Kim Grup?" dediği, H.ERTEKİN' in "Aytaç Grubu işte o grup gibi bi grup çalışması var diye hissediyorum bakalım inşallah bi sıkıntı olmaz, bu telefonlar sağlam olmadığı için dinlenildiğini bildiğim için" "Söylüyorum" "Yok hayır benim söylemem uygun olmaz çünkü, yani ben söylersem arkadaşlar şey yapıyolar ertesi günü almıyolar yani bu konuları niye paylaşıyorsun diye alınabiliyorlar" dediği,
felica29f2530
2 Blog indlæg